Özellikle kilo vermek için diyet kavramı, açlığa katlanmak zorunda olduğunuz için eziyet çekme durumuyla yakından ilgilidir. Aslında, diyetin özü, içeri ve dışarı kalorileri düzenlemektir. Bir yol, diyeti ayarlamaktır. Yediğiniz porsiyonu azaltmayı düşünüyor olabilirsiniz ama diyet yaparken nasıl işkence hissetmezsiniz?
1. Kalorisi düşük yiyecekleri seçin
Kahvaltıda kızarmış yiyeceklerle birlikte bir tabak nasi uduk yemeye alışkınsanız, menüyü daha düşük kalorili bir menü ile değiştirebilirsiniz. Sade beyaz pirinç yemeyi deneyin, ardından kızarmış yan yemekleri azaltın. Karbonhidrat miktarını azaltın ve sebze ve meyve oranını artırın. Dışarıda yemek yiyorsanız, yağdaki kalorileri kesmek için kızarmış tavuk yerine buğulanmış veya ızgara tavuk seçmek gibi kalorisi daha düşük bir menü seçin. Ya da patates kızartması yerine fırınlanmış patatesleri tercih etmek de kalorisi daha düşük alternatif bir menü seçeneği olabilir. Bu şekilde, aynı porsiyonun tadını çıkarabilir, ancak daha az kalori tüketebilirsiniz.
2. Daha sık yiyin
Endonezyalıların çoğu, üç büyük öğünden (kahvaltı, öğle yemeği, akşam yemeği) oluşan aynı yeme düzenine sahiptir. atıştırmalıklar öğünler arası. Akşam yemeğini menünüzden çıkarmaya karar verdiğinizi varsayalım, ertesi sabah kendinizi çok aç hissedeceksiniz ve sonunda normalden daha fazla yeme eğiliminde olacaksınız. Veya kasıtlı olarak çok küçük porsiyonlar yerseniz, bir sonraki yemek gelmeden önce kendinizi acıkmış hissedecek ve karnınızı doyurmak için cips, çikolata ve kraker atıştıracaksınız. Daha sonra diyet yapıyormuş gibi hissettiğiniz için hayal kırıklığına uğrarsınız, ancak kilo veremiyorsunuzdur. Bu, atıştırmalıklardan gelen aşırı kalorilerden kaynaklanabilir. Bu olursa, az ama sık yemeyi deneyebilirsiniz.
Bu yöntemle günde 6-7 kez yemek yiyebilirseniz şaşırmayın. Anahtar, genellikle üç kez yediğiniz yiyecekleri 6-7 kez bölmektir. Örneğin kahvaltıda mısır gevreği, süt, ekmek ve meyve yemeye alışkınsınız. Önce yediğiniz mısır gevreği ve sütü, 1-2 saat sonra ise ekmek ve elma olarak ayırabilirsiniz. Bunu yaparak, kan şekeri seviyenizi sabit tutabilir ve böylece kan şekerinizin düşmesini önleyebilirsiniz. abur cubur kalori alımınızı artırabilir. Ancak yediğiniz yemeğin yine de yağ ve kalorisi düşük yiyecekler olduğundan emin olun.
3. Gizli GGL'ye (şeker, tuz, yağ) dikkat edin
Yiyeceklerde saklanan şeker, tuz ve yağ, diyetteki ana düşmanlarınızdan biri olabilir. Bazen farkında olmadan daha fazla şeker, tuz ve yağ tüketiyor ve ardından kalori alımınızın artmasına neden oluyorsunuz. Yağlı tuz şeker tüketimini sınırlamak için hatırlayabileceğiniz bir formül var, yani G4 G1 L5. G4, günlük maksimum şeker tüketimi sınırının 4 yemek kaşığı olduğu anlamına gelir, G1 günlük tuz tüketimi sınırının 1 çay kaşığı olduğu anlamına gelir ve L5, günlük yağ tüketimi sınırının 5 yemek kaşığı olduğu anlamına gelir. Ama bu demek değil ki kahvenize 4 yemek kaşığı şeker ekleyip yine reçelli ekmek yiyebilirsiniz. Unutmayın, ekmek ve reçel de şeker içerir.
Örneğin, bir parça çikolatalı çörek ve bir bardak soda yerseniz, size ayrılan şeker tüketimini bir günde bitirmiş olursunuz. Çünkü bir parça çikolatalı çörek 1,5 yemek kaşığı şeker içerebilir ve bir bardak sodada 2,5 yemek kaşığı şeker vardır.
Elbette her yemek istediğinizde şeker, tuz ve yağı sayamazsınız. O zaman bunun etrafında nasıl çalışılır? Konsept aynı kalır, kalorisi düşük yiyecek ve içecek türünü seçebilirsiniz. Örneğin, öğle yemeğinize eşlik edecek bir soda sipariş etmek yerine, şekersiz sadece su veya meyve suyu tüketmeye çalışın. Atıştırmalıklarınızı meyve ile de değiştirebilirsiniz. Bu basit yolla şeker, tuz ve yağdan gelen gizli kalorileri ortadan kaldırabilirsiniz.
AYRICA OKUYUN:
- Trans Yağlardan Nasıl Kaçınılır?
- Çalışkan Su İçmenin 5 Faydası
- Şekeri Azaltmak İçin 5 Adım