Her çift, doğum sürecinden geçtikten sonra anne ve bebeğinin güvende olmasını ister. Ancak bazen anne doğum sırasında ölmesine neden olan kritik bir durum yaşayabilir. Doğum sırasında anne ölümü, annenin hamilelik sırasında, doğum sırasında veya doğumdan sonraki 42 gün içinde (partum dönemi) durumundan kaynaklanabilir.
Yalnızca Endonezya'da 2015 yılında anne ölüm oranı 100.000 canlı doğumda 305 anne ölümüdür. Bu arada, dünya sağlık örgütü (WHO), 2017 yılında dünyanın her yerinden günde hem hamilelik hem de doğum nedeniyle 810 anne ölümü olduğunu kaydetti.
Annelerin doğum yaptıktan sonra ölmelerinin birçok nedeni vardır. Herhangi bir şey?
Annelerin doğum yaptıktan sonra ölmesinin çeşitli nedenleri
Anne ölümleri, hamilelik ve hamileliğiyle ilgili birçok şeyden kaynaklanır. Sağlık Bakanlığı'nın raporuna göre 2010-2013 anne ölümlerinin en büyük nedeni kanamaydı. Ayrıca yüksek tansiyon, enfeksiyon, kalp hastalığı, tüberküloz ve diğerleri gibi başka nedenler de vardır.
Aşağıdakiler doğumdan sonra anne ölümünün en yaygın nedenleridir.
1. Ağır kanama (hemorajik)
Doğum sırasında kanama sık görülür. Ancak uygun şekilde tedavi edilmezse bu kanama daha da kötüleşebilir ve hatta doğum yaptıktan sonra annenin ölmesine neden olabilir. Normal yolla doğum yapmayı seçtiğinizde veya hamileyken kanama olabilir. Sezar.
Doğum sonrası kanama vajina veya rahim ağzının yırtılması nedeniyle oluşur. Doğumdan sonra uterus kasılmadığında da kanama olabilir. Bununla birlikte, genellikle ağır kanama, hamilelik sırasında plasenta dekolmanı gibi plasenta ile ilgili sorunlardan kaynaklanır. Plasental ayrılma, plasentanın doğumdan önce uterustan ayrılması durumudur.
2. Enfeksiyon
Bakteriler hamile kadının vücuduna girerse ve vücudu savaşamazsa enfeksiyon oluşabilir. Bazı enfeksiyonlar doğumdan sonra annenin ölmesine neden olabilir. B grubu Streptococcus bakterisi ile enfekte olan hamile kadınlar sepsis (kan enfeksiyonu) yaşayabilir.
Bu sepsis daha sonra bağışıklık sistemine saldırabilir ve ciddi sorunlara ölüme neden olabilir. Bazen sepsis hamile kadınlarda kan pıhtılarına neden olabilir, böylece annenin beyin ve kalp gibi önemli organlarına kan akışını engelleyebilir. Bu daha sonra organ yetmezliğine ve hatta ölüme yol açabilir.
3. Preeklampsi
Preeklampsi genellikle hamile kadınların hamilelik sırasında yüksek tansiyonu olduğunda ortaya çıkar. Preeklampsi genellikle gebeliğin 20. haftasından sonra ortaya çıkar. Preeklampsi tedavi edilebilir ancak aynı zamanda şiddetli olabilir ve ayrı bir plasentaya, nöbetlere veya HELLP sendromuna neden olabilir.
HELLP sendromlu annelerde hızla ilerleyen karaciğer hasarı gelişebilir. Uygun tedavi olmadan preeklampsi, doğumdan sonra anne ölümüne de neden olabilir.
4. Pulmoner emboli
Pulmoner emboli, akciğerlerdeki bir kan damarını tıkayan bir kan pıhtısıdır. Bu genellikle bacak veya uyluktaki bir kan pıhtısı (derin ven trombozu (DVT) olarak adlandırılır) yırtıldığında ve akciğerlere gittiğinde ortaya çıkar.
Pulmoner emboli, kandaki oksijen seviyelerinin düşük olmasına neden olabilir, bu nedenle genellikle ortaya çıkan semptomlar nefes darlığı ve göğüs ağrısıdır. Yeterli oksijen alamayan organlar zarar görebilir ve bu da doğumdan sonra annede ölüme neden olabilir.
Pulmoner emboli ve DVT'yi önlemek için doğumdan sonra en kısa sürede kalkıp yürümek iyi bir fikirdir. Böylece kan sorunsuz bir şekilde akabilir ve kan pıhtıları oluşmaz.
5. Kardiyomiyopati
Hamilelik sırasında, bir kadının kalp fonksiyonu oldukça değişir. Bu, kalp hastalığı olan hamile kadınları yüksek ölüm riski altında yapar. Hamile kadınların ölümüne neden olabilen kalp hastalıklarından biri de kardiyomiyopatidir.
Kardiyomiyopati, kalbi daha büyük, daha kalın veya daha sert yapan kalp kası hastalığıdır. Bu hastalık kalbi zayıflatabilir, bu nedenle kanı düzgün şekilde pompalayamaz. Sonuç olarak, kardiyomiyopati, kalp yetmezliği veya akciğerlerde sıvı birikmesi gibi sorunlara neden olabilir. Bu durum annenin doğum yaptıktan sonra ölmesine neden olabilir.